İnsanın kişiliği temel olarak üç hâkim duygunun yönetimi altında, üç farklı örgütlenme düzeyinde oluşabilir. Kişiliğin örgütlenme düzeyine bağlı olarak hâkim duygu insanın hayatı boyunca hissedeceklerinin, duygularının, tepkilerinin, alışkanlıklarının, davranışlarının asli belirleyicisi olacaktır. Örneğin arabasını bir direğe vuran, “kendini kötü hissetmekten kaçınma” duygusu ile yönetilen kişi bu durumda çok rahatsız olacak, kendisine öfkelenecek ve arabasını satıp bu kazayı unutmaya çalışacaktır. “Hayatta kalma dürtüsü” ile yönetilen kişi artık arabaya binerken korkacak ve aynı hatayı bir daha yapmamak için çok dikkatli olacaktır. “Gerçeklik sevgisi” tarafından yönetilen kişi ise üzülecek ama öncelikle bu hatayı niye yapmış olabileceğini anlamaya çalışacaktır.
Her şeyden önce, benzer durumlarda bütün insanların aynı duyguları yaşamadığını, aynı şekilde etkilenmediklerini, aynı sonuçlara varmadıklarını ve farklı dersler aldıklarını anlamak gerekir. Bu konuda önemli bir örnek, vicdan yapılanmasıyla ilgilidir. “Gerçeklik sevgisi” ile yönetilen gelişkin bir vicdani yapılanma, kendisini suçlu hissettiği bir durumda ağırlıklı olarak üzüntü duyar. Oluşan zararı telafi edip edemeyeceğine yönelir. Yapabileceği hiçbir şey yoksa üzüntüsünü ortaya koyar ve yapılan hatayı tekrar etmemek için uğraşır. Bebeksi “kendini kötü hissetmekten kaçınma” kişilik örgütlenmesinde ise kişi ya suçunu inkâr ederek karşı tarafı suçlu ilan eder ve saldırganlaşır ya da öfkesini o kadar kendisine yöneltir ki, uç noktada intihar etmeye kalkışır. Bu yapıdaki insanlarda kişiliğin bütün unsurlarında “ya hep ya hiç” çizgisini görürüz; ya mükemmel ve kusursuz ya da çok günahkâr ve kötüdürler.
Erişkin bir insan, üç katmandan oluşur: Bebeksi katman, çocuksu katman ve erişkin katman. Bir çocuk ise iki katmandan oluşur: Bebeksi ve çocuksu katman. Bebekler de sadece bebeksi katmana sahiptir.